Yazıları

ŞİİRLERİNDE DOĞAN ÖZ[i]

Doğan Öz. 24 Mart 1978'de görevine giderken faşistlerce katledilen Ankara C. Savcı Yardımcısı Doğan Öz, Gelincik Sigarası kutusu kapaklarına, basılı bir "sandık seçmen listesi"nin boş yüzüne, kitap sayfalarının kenarlarına, çok çeşitli kağıtlara, çok çeşitli kalemlerle, yıllarca şiirler yazıp bırakıvermiş bir kenara. Yakınları bu şiirleri derlemişler, 45'ini seçip zaman sırasına uymayan bir sınıflamayla bir kitapçıkta toplamışlar: Biz Ölmeyiz.* Zeki ve duyarlı bir insan olan Doğan Öz, öyle anlaşılıyor ki, kafasındaki ve gönlündeki yıpratıcı bir gerginliği gidermek, duyup da her nedense başkalarıyla paylaşamadığı bir sevinci eksik bırakmamak; halkına ve yurduna, insanlığa ve doğaya duyduğu engin sevgiyi sessizce beslemek için yazmış şiirlerini. Onun içindir ki, kişiliğinin en belirgin yanları yansımış şiirlerinde. Ezilenden, sömürülenden, horlanandan, yani yaşayacak olandan yanadır Doğan Öz; dolayısıyla tükenmez bir umuttur.

"Köreltmek dönüşmeyi tohumdan tomurcuğa
İstekleri açık ve katı
Kıyıcılıkları umudu durdurmadı"

(2. şiir)

Zulmün en kıyıcısına karşı haykıran umuttur:

"Kurtuluş gecekondu dumanıdır ha yükselir
Kurtuluş darağaçlarına bakar da yükselir"

(Avrupalı (!) Diktatörlere)

Türkiye coğrafyasını kaplamış bir umuttur:

"Yoksulluk tüketemez seni
Sen ki büyüyen serpilen erensin
Ilgaz ormanındaki ince yol
Ya da Körfezi avuçlamış gecekondu
Daha uzak bir Harran kırı
Umutsuzluğu hiç öğrenmedin ki"

Mapushaneden Keban Baraj Gölü altında kalan Behri Köyü'ne kadar halkıyla birliktedir:

"Mapushane çeşmesi yandan akmaz
Orada
Varsıl yatmaz
Düşünmeyen yatmaz
Biz yatarız"

(Mapushaneye Düşünceler)

"Gümüş sazanları bulamayız gayri
Yok evimiz yuttu bizi şehir izbeleri
Murat suyunun dibindeki Behri köyünden
Ayrıldık içimiz yangın yeri"

(Oralardan gelenler)

Ve bir genç kızın yaşam dolu telaşındadır:

"Her kapı zili çığlıkta
Saklambaç oynamak
Savurtup ışık saçlı
Sevinci bulmak"

(Kız)

Yurdunda yoğun yaşamış bir insandır:

"Murat suyuna dökülen yıldızlar
Akar akar unutulmaz"

(35. şiir)

"Çini bir tabak üstündeki renkler kadar net
Liman gezici marul tezgâhı Karşıyaka
İzmir devingenli dorukta öğleüstünün
Yaşamı doyumlu doyumsuz akıtmakta"

(İzmir'de Öğle Üzeri)

"Dostlar biz ölmeyiz savaşta" (8. şiir) diyen Doğan Öz, katıldığı bu "onurlu savaş"ı şöyle anlatır:

"Onurlu bir savaş sürer yurtta
Tutsaklığı onursuzluğu
Yok etmeye yönelen.
Bir yanda işçiler gecekondular
Köylüler boz tarlalar
Aydınlar ve genç gelecek.
Onurlu bir savaş sürer yurtta
Güzeli aydınlığı
Hak etmeye yönelen
Bir yanda yaratış gerçek
Yiğitlik erdem sevgi
Nasır ter emek
Onurlu bir savaş sürüyor yurtta."

(Önsöz)

Ve yurdunun küçük nimetleriyle yetinerek mutlu geleceklere bakan bir insandır:

"Vız gelir bana pepsi reklamları
Buz gibi erik ve yeni rakı
İçelim"

(16. şiir)

Katlinin 2. yıldönümünde Doğan Öz'un anısına düzenlenecek en iyi niyetli, en başarılı bir tören bile, bu şiir kitabının yerini tutamaz. Bu kitapta kişiliğinin bütün zenginliğiyle karşımıza geliyor Doğan Öz. Merhaba...


* Doğan Öz, Biz Ölmeyiz, Türkiye Yazıları Yayınları, Mart 1980, Ankara.


i Ragıp Gelencik, "Şiirlerinde Doğan Öz", Yeni Ülke (dergi), sayı 11/12, Nisan/Eylül 1980, s. 219-221. (Yazıyı, "R. G." diye imzalamış.)

Öner Ünalan, Ragıp Gelencik takma adıyla, Doğan Öz'ün "Biz Ölmeyiz" adlı şiir kitabının "Genişletilmiş İkinci Baskı"sına bir arka kapak yazısı da yazmıştır:

On üç yıl sonra bir daha okudum Doğan Öz'ün şiirlerini. Onun şiirlerinde kendisine özgü olan şey, şiiri yaşamının ayrılmaz bir öğesi olarak algılayıp değerlendirmesinden doğuyor. Doğan Öz, kafasındaki veya gönlündeki yıpratıcı bir gerginliği gidermek; duyup da başkalarıyla paylaşmaya nedense fırsat bulamadığı bir sevinci eksik bırakmamak; yurduna ve doğaya, halkına ve insanlığa duyduğu sevgi ve güveni sessizce beslemek için yazmıştır şiirlerini. Şiir onun için bir silah değildir; sevgi, umut, direnç üreten, bilinç bileyen, bir bebenin süt dişindeki sevimli keskinlikte de, Harran Ovası'nın çarpıcı ıssızlığında da buluverdiği seçkin bir yaşam desteğidir. Doğan Öz'ün şiirleri, bundan ötürü, şiirin varlık gerekçelerinden birine, belki de en geçerlisine somut örnektir.
Bundan ötürüdür ki şiirlerinde kişiliğinin bütün zenginliğiyle karşımıza çıkıyor Doğan Öz... Merhaba!...

Bkz.: Doğan Öz, "Biz Ölmeyiz", Genişletilmiş İkinci Baskı, Fe Yayınları, Ankara, Nisan 1993.