|
KLASİKLERDEN BİR DERLEME DOLAYISIYLA[i]
Klasikleri (Marx-Engels-Lenin'i) herhangi bir konuda taramaya girişen
kişi, 90'ı aşkın kalın ciltle karşılaşır. Elindeki ciltler "dizin"li
ise, işi oldukça kolaylaşır; ama ilgilendiği konuya göre gene de epey emek
gerektiren bir iş yapmak zorunda kalabilir. Klasiklerden belirli konularda yapılmış
derlemeler, her şeyden önce bundan ötürü değerlidir. Böyle derlemeler, bir çeşit
"çok ayrıntılı ve kullanışlı" birer "dizin" sayılabilir. Onun
içindir ki Klasikleri içeren bir kitaplıkta, derlemelerin her zaman ayrı bir yeri
olduğu söylenebilir.
Derlemelerde ilk bakışta sanıldığından çok çeşitli yollar izlenebilir.
Düşünülüveren en kaba yol, Klasiklerin belirli bir konuda söylediklerini zamana
göre sıralamaktır. Bu, o konudaki Marksçı-Leninci gelişmenin tarihsel çizgisini
belirtmeye en uygun yoldur. Bu yolun ürünü olan derlemelerin "çok ayrıntılı ve
kullanışlı" birer "dizin" olma nitelikleri kuşkusuz daha ağır basar.
Ne var ki, derlemelerden amaç, "dizin" hazırlamak değildir. Derlemeler, öyle
görünüyor ki, pratik bazı gereksemelerin sonucudur. Bu gereksemeler ise, uzun ve kısa
süreli olabilir; ama, herhalde, Klasiklerden çok sayıda okurun yararlanmasını
sağlamakla sıkı ilişkileri vardır.
Derlemelerde, zaman sırası, kesinlikle değilse bile, epeyce gözetilmeyebilir. Bir
derleme, böylece, okumayı ve anlamayı kolaylaştıran bir biçime kavuşturulabilir.
Bu, konuyu kendi içinde ve Marksçı-Leninci ilkelere uygun biçimde sınıflayarak veya
bölerek, büyük ölçüde başarılabilir. Kadın ve Aile[*] bu türlü
derleyişin güzel bir örneğidir.
Anılan kitapta, Klasiklerin "kadın ve aile" konusunda söyledikleri şeyler
şöyle sınıflanıp sunulur: "Uzlaşmaz-Karşıt Sınıflı Toplumlarda Çalışan
Kadının Ezilmesi ve Sömürülmesi Üzerine". Bu "birinci" bölüm üç
alt-bölüme ayrılır: a) "Kapitalist Sanayide Kadın Emeği"; b)
"Kapitalist Tarımda Kadın Emeği"; c) "Sınıf Savaşımında
Kadınlar". Sonra öbür bölümler gelir: 2. "Kadının Hak Eşitliği ve
Özgürleşmesi Üzerine"; 3. "Aşk, Evlilik ve Aile Üzerine"; 4.
"Sosyalizm/Komünizmde Kadının Kurtuluşu". Kadın ve Aile adlı
derlemede, zaman sırasına sürekli uyulmadığı görülür. Örneğin, birinci bölüm
Marx-Engels'ten alıntılarla gelişir; sonra Lenin'den alıntılar gelir ve onları
Marx'tan alıntılar izler. İkinci ve üçüncü bölümlerde de buna benzer bir
sıralanış var. Böylece, özde zaten var olan bütünlük, biçimde de (sunuluşta da)
sağlanmaya çalışılmıştır. Ama zaman, böyle bir derleyişte sözkonusu
olan ilişkiler bakımından bile, her şeye sonuna kadar boyun eğmez; bizim
dışımızda, nesnel bir boyut olduğunu açığa vurur. Dolayısıyla, kitabın
dördüncü bölümünü Lenin'den alıntılar meydana getirir; ikinci ve üçüncü
bölümler de onun sözleriyle kapanır. Böylece, sonradan söylenmiş ve ancak sonradan
söylenebilir olan şeyler, buna uygun yeri almış olur. Zaman sırası, kitabın
bütününde biraz, bölümlerde epeyce bozulur; ama, alıntılar başka ilişkiler
bakımından tutarlı bir biçimde sıralanır.
Kadın ve Aile'nin başında ve sonunda Clara Zetkin'den birer alıntı var.
Baştaki "Kadınların Klasiklere Borçlu Oldukları Şey", sondaki
"Lenin'den Anılar". Baştaki alıntı, "kadın ve aile" diye apayrı
bir konu olmadığına da değinerek, okuru bu konuyu genel bütünle ilişkileri içinde
görmeye hazırlar veya, hiç değilse, amacı bu olan bir uyarı gibidir. Sondaki ise,
derlemeye daha güzel bir bütünlük ve sıcak, canlı bir bitim kazandırır. Bu
alıntı, derlemenin bir çeşit eksikçe özeti de sayılabilir. Bu örnek gösterir ki,
Klasiklerden yapılacak derlemeler, onlarla ilgili başka verilerle daha tam, daha renkli
hale getirilebilir. Yalnız, kesinlikle güvenilir olmak gereken böyle veriler her zaman
bulunmayabilir.
Anılan derleme kitapta, her alıntıdan sonra, kaynak bildiren bir not gelir. Bu notlar,
göze batmayacak biçimde konmuş olsalar da, okurun duraksamasına yol açabilir.
Dipnotlar halinde verilmeleri veya, kitabın Almancasında olduğu gibi, sayfa yanlarına
konmaları daha uygun olurdu gibi görünüyor. Bilimsel bir derlemede böyle notlardan
vazgeçilemez; ayrıca, böyle notların varlığıdır ki derlemeye "çok
ayrıntılı ve kullanışlı bir dizin" niteliği kazandırır. Burada önemli olup
göz önünde bulundurulması gereken nokta şudur: Bir derlemede izlenen yol ve güdülen
amaç, buna uygun bir sayfa düzeni gerektirebilir. İşin bu yanı, tümüyle biçimsel
sayılıp önemsenmezse, derlemeye verilmiş onca emek gereği gibi değerlendirilmemiş
olur veya, hiç değilse, biçimin ona katkısından vazgeçilmiş olunur. (Şunu hemen
ekleyim: Kadın ve Aile okunurken, öğrenilmek gerekmedikçe, kaynak gösteren
ara notlar atlanabilir; bu yüzden hiçbir eksiklik de duyulmaz.)
"Kadın ve Aile" konusu, Engels'in o ünlü Ailenin, Özel Mülkiyetin ve
Devletin Kökeni adlı yapıtında bile, epeyce ayrıntılı işlenmiş olmakla
birlikte, "başlı başına" elealınmış değildir. Başka türlü de
olamazdı. Kadın ve Aile'de Klasiklerin bu konuda çeşitli gerekçeler veya
vesilelerle söylediklerini ustaca derlenmiş bir biçimde okuyunca, Marksçı-Leninci
dünya görüşüyle yeni karşılaşmış bir okur bile, bunun başka türlü
olamayacağını kolayca kavrayabilir. Derlemelerin en önemli yararlarından biri de bu
olmalı: Belirli bir konuyla ilgili olarak, diyalektik ve tarihsel maddeselci yöntemin
(veya Marksçı-Leninci Teorinin) geniş ve derin kavrayışı ile karşılaşmak.
Herhangi bir derlemeye emek verenlerin özellikle üzerinde durmaları gereken nokta da bu
olmalıdır. Bir derleme, bu noktanın ne kadar kolay görülmesini sağlıyorsa, o kadar
başarılı olmuş demektir. Klasiklerden yapılmış hiçbir derleme, ilgili olduğu
konuda, bir "reçeteler elkitabı" değildir.
Bildiğim kadarıyla, ülkemizde, Klasiklerden yapılmış herhangi bir derleme yok;
başka ülkelerde hazırlanmış derlemeler çevriliyor. Bu sırada, ülkemiz
koşullarının ön plana çıkardığı konularda yapılmış derlemelere öncelik
tanındığı da gözden kaçmıyor.[**] Ayrıca, genellikle ilgi duyulan
konulardaki derlemeler, haklı ve yerinde olarak, yeğleniyor. "Kadın ve aile"
de böyle konulardan biridir. Klasiklerden belirli bir konuda derleme yapmak, genellikle,
maddesel birtakım olanaklar ve ortak çalışma gerektirir. Bu bakımdan eksiklerimiz
sürdükçe, derleme seçiminde dışa bağımlılıktan kurtulmamız pek beklenemez. Bu
eksiklerimiz zamanla giderilecektir. Derlemelere çeşitli bakımlardan eğilmek de bu
giderme işinin bir parçası sayılmalıdır. Ayrıca, böyle davranmanın hemen
görülüverecek bir yararı var: Belirli bir konuda yapılmış en başarılı
derlemeleri seçebilmemizi kolaylaştırması. 
* Marx, Engels, Lenin, Kadın
ve Aile [çev. Öner Ünalan], [birinci baskı,] Ankara, Haziran 1979.
[Öner Ünalan'ın "Kadın ve Aile" çevirisi, ilki Haziran 1979'da olmak
üzere, Sol Yayınları'nca üç kez basılmıştır (2. baskı, Nisan 1989; 3. baskı,
Kasım 1992). Öner Ünalan daha sonra, çevirisini baştan ele alarak, kitabı büyük
ölçüde yeniden çevirmiştir ve kitap "Marksizm, Kadın ve Aile" adıyla Ekim
2000'de Bilim ve Sosyalizm Yayınları'nca, Mart 2014'te Evrensel Basım
Yayın'ca basılmıştır. (Kitapla ilgili bilgi için buraya tıklayınız.)]
** Ülkemizde anarşizmin ciddi bir sorun haline gelmesi üzerine Klasiklerden
çevrilip yayımlanmış bir derleme örneği için bkz.: Marx, Engels, Lenin, Anarşizm
ve Anarko-Sendikalizm, [Sol Yayınları,] Ankara, Mart 1979.
i Ragıp Gelencik,
"Klasiklerden Bir Derleme Dolayısıyla", Yeni Ülke (dergi), sayı 10,
Ocak-Şubat-Mart 1980, s. 245-247.
|
|