|
ÖNER ÜNALAN'IN ÖYKÜCÜLÜĞÜYLE İLGİLİ AÇIKLAMA
Öner Ünalan pek az öykü yazmış ve yayımlamıştır. Kendisiyle
yapılan bir söyleşide (Dost, Haziran 1965)[i] söylediğine göre,
"lise son sınıfta" öyküler yazmıştır. Bir başka söyleşide (Cumhuriyet,
2 Temmuz 1965)[ii] ise şöyle söylemektedir: "Hikâyeciliğe 1952
yılında başladım ve kestim." Bu öyküleri yayınlanmamıştır ve yitmiştir.
Öner Ünalan'ın bildiğimiz ve yayınlanan ilk öyküsü, 1965'te Yunus Nadi
Armağanı kısa öykü yarışmasına göndermek üzere yazdığı "Karıncayı
İncitmeyen Adam"dır. Bu öyküsüyle Yunus Nadi Armağanı kısa öykü
birincilik ödülünü almıştır.
Dost dergisinde yayınlanan söyleşide, "Hikayeye devam edecek misin?"
sorusuna verdiği "Zorluyorsunuz beni. Yazacağım herhalde. Mecbur olacağım
birader." yanıtından ve 1965-66 yılları arasında bu dergide üç öykü
yayımlamış olmasından anlaşılacağı üzere, öykücülüğü sürdürmek
niyetindedir. Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan söyleşide ise şöyle
söylemektedir: "Bundan sonra yazacaklarım da böylesine gidecek.. Ülkemin
insanlarını anlatacağım tüm... Tabii bir parçasını anlatabilirsem, ne mutlu.. En
büyük mutluluğumu bunda duyacağım.." Ancak, 1966 ya da 1967'de, biri bize
bitmiş görünen iki öykü üzerinde çalışmış ve öykü yazmayı bırakmıştır.
Tarihler ve uğraşıları, bunda, çeviri ve dil çalışmalarının etkili olduğunu
düşündürmektedir.
i "Hikayede Yeni Bir Ad:
Öner Ünalan", Dost (dergi), Ankara, Haziran 1965, s. 9-10. (Söyleşiyi okumak
için buraya tıklayınız.)
ii "Anadolu insanının garip romantizmini yansıtmaya çalıştım",
Cumhuriyet (gazete), 2 Temmuz 1965, s. 5. (Söyleşiyi okumak için buraya tıklayınız.)
|
|